İçeriğe geç

Kansızlık en çok kimlerde görülür ?

Kansızlık En Çok Kimlerde Görülür? Sessiz Bir Salgının Portresi

Günlük hayatın temposunda bazen en küçük sinyalleri bile fark etmeyiz. Sabahları kalktığımızda halsiz hissederiz, merdivenleri çıkarken nefes nefese kalırız ya da cildimiz solgun görünür. “Belki uykusuz kaldım” ya da “yorgunum” diye düşünür geçeriz. Oysa bu sessiz belirtilerin ardında çok daha yaygın bir gerçek yatıyor: Kansızlık. Peki, bu durum herkesi eşit mi etkiler? Yoksa bazı gruplar diğerlerine göre daha mı risk altında? Gelin, bu sorunun yanıtını birlikte arayalım.

Küresel Bir Gerçek: Dünya Nüfusunun %25’i Kansız

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 1,8 milyar insan kansızlıkla yaşıyor. Bu da her 4 kişiden 1’inin anemiyle mücadele ettiği anlamına geliyor. Ancak bu tablo herkesi aynı şekilde etkilemiyor. Bazı gruplar biyolojik, fizyolojik veya yaşam koşullarına bağlı olarak kansızlığa daha yatkın. İşte en yüksek risk grubunda olanlar:

1. Kadınlar: Aylık Döngünün Getirdiği Kayıp

Kansızlık denildiğinde akla ilk gelen grup kadınlar. Özellikle doğurganlık çağındaki kadınlar, adet dönemlerinde düzenli olarak kan kaybettikleri için demir depoları zamanla azalır. Bu da onları kansızlığa en yatkın grup haline getirir. Dünya genelinde kadınlarda anemi oranı erkeklere kıyasla iki kat daha fazladır.

Örneğin, 29 yaşındaki Elif’in hikâyesi bu durumu net şekilde gösteriyor. Elif, her ay yoğun regl dönemi geçirdiği için sürekli yorgun hissediyor, saçları dökülüyor ve cildi solgunlaşıyordu. “Çok çalışıyorum” diyerek bunu ihmal etti, ancak yapılan kan testinde hemoglobin değerinin kritik seviyede düşük olduğu ortaya çıktı. Basit bir demir takviyesi ve beslenme düzenlemesiyle birkaç ayda enerjisi geri geldi.

2. Gebeler: İki Can İçin Çalışan Bir Beden

Hamilelik döneminde vücut, yalnızca annenin değil, bebeğin de ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazla kan üretmek zorunda kalır. Bu da demir, B12 ve folik asit gibi besin öğelerine olan ihtiyacı artırır. Eğer bu ihtiyaçlar karşılanmazsa, kansızlık kaçınılmaz olur. DSÖ verilerine göre dünya genelinde hamile kadınların %40’ından fazlası anemiyle karşı karşıyadır.

Bu durum sadece annenin değil, bebeğin de sağlığını etkiler. Kansızlık, düşük doğum ağırlığı, erken doğum ve gelişim geriliği riskini artırır. Bu nedenle gebelik sürecinde düzenli kan testleri ve doktor kontrolü hayati önem taşır.

3. Bebekler ve Çocuklar: Büyümenin Gizli Engeli

Kansızlık en çok büyüme çağındaki çocuklarda da görülür. Hızla büyüyen bir beden, daha fazla oksijene ve dolayısıyla daha fazla kırmızı kan hücresine ihtiyaç duyar. Yetersiz beslenme, anne sütü sonrası demir açısından fakir gıdalarla beslenme ya da paraziter hastalıklar, çocuklarda anemiyi tetikleyebilir.

Örneğin, UNICEF’in raporlarına göre dünya genelinde 5 yaş altı çocukların yaklaşık %42’si kansızlıkla yaşıyor. Bu durum sadece fiziksel gelişimi değil, bilişsel gelişimi de etkiliyor. Yani bir çocuk, yeterli demir alamadığında yalnızca daha çabuk yorulmaz; aynı zamanda öğrenme yeteneği, dikkat süresi ve hafıza kapasitesi de olumsuz etkilenir.

4. Yaşlılar: Sessizce Gelen Tehlike

Yaş ilerledikçe vücut besinleri emme kapasitesini kaybeder ve bu da demir ve B12 eksikliğine zemin hazırlar. Ayrıca kronik hastalıkların yaygınlaşması, iltihaplı süreçler ve ilaç kullanımları da kansızlık riskini artırır. 65 yaş üstü bireylerde kansızlık oranı %20’lere kadar çıkar.

Bu grup için kansızlık sadece yorgunluk anlamına gelmez; düşme riski, kalp problemleri ve bilişsel fonksiyonlarda azalma gibi ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden yaşlı bireylerin düzenli sağlık kontrolleri çok daha kritik hale gelir.

5. Vejetaryen ve Veganlar: Farkında Olmadan Eksiklik

Bitkisel beslenme tarzı sağlıklı olsa da, demir ve B12 açısından zengin hayvansal gıdaların eksikliği kansızlığa zemin hazırlar. Bu nedenle bitkisel beslenen kişilerin demir emilimini artıran C vitamini gibi desteklerle beslenmelerini zenginleştirmeleri gerekir.

Kansızlık Bir Hastalık Değil, Bir Uyarı

Kansızlık aslında başlı başına bir hastalık değil; vücudun bir şeylerin yolunda gitmediğini söyleme şeklidir. Ve bu sinyal, en çok kadınlarda, çocuklarda, gebelerde, yaşlılarda ve özel beslenme tercihlerine sahip kişilerde ortaya çıkar. Doğru teşhis, düzenli kontroller ve dengeli beslenme ile bu tabloyu değiştirmek mümkündür.

Şimdi Söz Sizde!

Sizce kansızlık risk grubunda en çok hangi grup öncelikli ele alınmalı? Toplum olarak bu konuda farkındalığı nasıl artırabiliriz? Deneyimlerinizi ve fikirlerinizi yorumlarda paylaşın, birlikte daha sağlıklı bir geleceğin yollarını keşfedelim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
prop money