375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname: Bürokrasiye mizahın bulaştığı yer
Bir itirafla başlayayım: 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yi (KHK) ilk okuduğumda aklıma “yazılım güncellemesi” geldi. Hani telefonunuzda sabah uyanınca çıkan o meşhur bildirim var ya: “Yeni sürüm mevcut. Hatalar düzeltildi, performans iyileştirildi.” İşte tam olarak öyle… Ama bu sefer güncellenen şey işletim sistemi değil, kamu personel rejimi. Üstelik bu “güncelleme” yıllardır devam ediyor. Erkeklerin “bir sistem kurduk, şimdi her şeyi çözer” mantığıyla yazdığı, kadınların ise “ama insan tarafını da düşünmeliyiz” diye defalarca yamadığı bir hukuk metni gibi düşünün. Sonuç: 375 sayılı KHK!
375 Sayılı KHK Nedir? (Resmi açıklama: sıkıcı, gayriresmî versiyon: çok daha eğlenceli)
375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, 1989 yılında yürürlüğe girmiş, kamu görevlilerinin özlük haklarını, mali ve sosyal yardımlarını, ek ödemelerini ve bazı özel statülerini düzenleyen bir yasal çerçevedir. Yani devlet memurlarının hayatının nasıl şekilleneceğini belirleyen kural kitabıdır. Emekli olsanız da, terfi alsanız da, zam bekleseniz de bu kararname bir şekilde hayatınıza dokunur. Adeta memur dünyasının “yıldız falı” gibi: Ne olacağınızı, ne kadar alacağınızı ve bazen ne olamayacağınızı o söyler.
Strateji vs. Empati: Kadın-Erkek farkıyla 375’i anlamak
Erkek yaklaşımı: “Sistemi kurduk, gerisi detay”
375 sayılı KHK’yı erkek bir bakış açısıyla okursanız şöyle düşünürsünüz: “Tamam kardeşim, ek ödeme oranı belli, kadro unvanı yazıyor, maaş katsayısı hesaplı. Ne var bunda karmaşık?” Yani mesele tamamen çözüm odaklı. Excel aç, formülü yaz, sonucu al. Zaten birçok kamu görevlisi de böyle okuyor: “Ben 657’ye göre memurum, 375’e göre şu kadar alırım.” Bitti gitti. Mantık: Problem mi var? Yönetmelik çıkarırız. Eksik mi var? Bir madde ekleriz.
Kadın yaklaşımı: “Ama bu düzenleme insanların hayatını etkiliyor!”
Kadın bakışı ise olaya çok daha empatik: “Peki bu düzenleme çalışanların motivasyonunu nasıl etkiliyor? Kadın memurların doğum sonrası çalışma hayatına dönüşü için bir şey var mı? Genç memurların kariyer gelişimine nasıl katkı sağlıyor?” Yani mesele sadece rakamlar değil; ilişkiler, psikoloji, hayat kalitesi… Bu bakış açısı sayesinde de KHK yıllar içinde defalarca değişti, yama üstüne yama yapıldı. Çünkü “detay” dediğimiz şey aslında insan hayatıydı.
375’in en çok konuşulan noktaları: Zamlar, ek ödemeler ve kadro oyunları
KHK’nın en meşhur bölümleri arasında ek ödeme düzenlemeleri var. Memurların maaşlarını daha dengeli hâle getirmek amacıyla yapılan bu ek ödemeler zamanla öyle karmaşık hâle geldi ki, aynı kurumda çalışan iki kişi arasında bile farklar oluştu. “Neden onun ek ödemesi benden fazla?” sorusu, memur odalarının en popüler tartışma konularından biri hâline geldi.
Bir de kadrolar meselesi var. 375 sayılı KHK, birçok kurumda “özel statü” oluşturdu. Yani aynı işi yapan iki kişiden biri “4/B sözleşmeli” diğeri “kadrolu” olabiliyor. Biri tayin isteyebiliyor, diğeri isteyemiyor. Biri emekliliğe dahil, diğeri değil. Kısacası bu kararname, memurları sadece maaşla değil, kaderle de ayırıyor.
Mizahi gerçek: KHK aslında hepimizi tanıyor!
375 sayılı KHK, tıpkı uzun süredir tanıdığınız bir arkadaş gibidir. Her seçim döneminde bir kez gündeme gelir, birkaç madde eklenir, birkaç cümle değiştirilir. Bazen sizi mutlu eder, bazen de sinirlerinizi bozar. Ama ne olursa olsun hayatınızda bir yeri vardır. O yüzden birçok kamu çalışanı arasında espriyle karışık bir söz dolaşır: “Yeni yıl hediyesi mi? Yine 375’ten bir düzenleme geldi.”
Birlikte gülelim: Bürokrasi mizahı başlasın
- 375 sayılı KHK bir insan olsaydı, kesin “Ben sadece kuralları koyarım” diyen o ciddi mühendis olurdu.
- Her gün değişen ek ödeme oranlarını takip etmek, Sudoku çözmekten daha zordur.
- “Kadron var mı?” sorusu, kamu dünyasında “Evli misin?” sorusundan daha çok merak edilir.
Yorum köşesi: Senin 375 hikâyen ne?
Bu yazıyı okuduktan sonra merak ediyorum: 375 sayılı KHK senin hayatını nasıl etkiledi? Maaşını mı yükseltti, yoksa tayin hayallerini mi erteledi? Belki de senin için bir şey değiştirmedi ama arkadaşını çıldırttı! Aşağıya yorum bırak, birlikte gülelim. Çünkü bürokrasiyle baş etmenin en iyi yolu bazen sadece gülmektir.
Sonuç: 375 sayılı KHK, sistemin karmaşasıyla mizahın buluştuğu yerdir
Sonuç olarak 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, Türkiye’nin kamu düzeni açısından son derece önemli ama aynı zamanda insanı güldüren, düşündüren ve bazen de şaşırtan bir metin. Erkeklerin stratejik planlama mantığıyla, kadınların empatik detaycılığı birleşince ortaya tam bir “bürokratik sitcom” çıkmış. Belki de bu yüzden hâlâ güncelleniyor, hâlâ tartışılıyor. Ama bir gerçek var: Kamu dünyasında yaşıyorsan, ondan kaçış yok. 375 seni bir şekilde bulur!